Ailemin kutu kutu hayatları var bu blogda. Keyif aldığımız yemek, gezi, kitap, annelik... hakkında herşeyden biraz.

14 Mayıs 2012 Pazartesi

Biz gezerken- Milano-Como

Biz Kaan'ın eğitimini bahane edip birkaç gün Milano'da gezerken, Can 2. yaşını doldurdu. Bizim uzakta olduğumuz 3 günün sonunda sanki daha düzgün konuşuyor, daha net ifade ediyor kendini. Bizse onu çok ama çok özledik. Tatil boyunca her aklımıza geldiğinde onun taklidini yapıp gülümsedik. Sabah uyanınca 6.30 civarı sesimin kısılmış olmasına aldırmayıp Can'a  uzun uzun Paddington'ı okudum. Gerçi gönlünü almaya yetmedi galiba. Haklı, kaç gündür nerelerdesiniz diye sormak istedi belki de. Ama bu akşamı iple çekiyorum.

Milano gezimizden aklımda kalanlar; beyazlığı ve görkemli görüntüsüyle dışını içaçıcı, içini ise bir o kadar kasvetli bulduğum katedral, Brera'daki küçük lokantalar, butikler ve cupcakeler, La Scala opera binasındaki localar, la Briscola'daki akşam yemeğimiz, maskarpone peynirli sıcak çilekler, tiramisular, Como-Bellagio manzaraları... Bir de pasaportsuz Como yoluna çıktığımız için, İsviçre'deki Foxtown outletine giderken ve geri dönerken sınırda yaşadığımız kalp çarpıntısı!

Como-Bellagio arasını hızlı tekneyle gittiğimiz halde (45 dakika) ancak güzel uzun bir yemek ve kısa bir yürüyüşe vaktimiz kaldığı için herkesin aklı Bellagio'da kaldı.

Hava hem Milano'dan, hem de Como'dan keyif almamız için arada bulutlar kapansa da sıcak ve güneşliydi. Son gün hava sıcaklığının düşmesine de hazırlıklı olduğumuz için sorun olmadı.

Tatil sonrası tatlı bir yorgunluk var üzerimizde, bi de Can'a özlem.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder