Ailemin kutu kutu hayatları var bu blogda. Keyif aldığımız yemek, gezi, kitap, annelik... hakkında herşeyden biraz.

12 Ekim 2011 Çarşamba

Hastalık sonrası yeni düzen(sizlik)

Bu hafta Can'ın keyfi yerine geldi. Dolayısıyla bizimki de.
Asabiyet, ağlama ve uyanma krizleri arasında sanki çocuğumuzla ilk haftamızı yaşıyormuşuz psikolojisini geride bıraktık. Yine gülen, noy noy noy şarkı söyleyen, konuşmaya çabalayan minik adam bizimle.

Bebeklerde birkaç gün bile olsa farklı bir düzene geçildiğinde, bebeğin düzeninin tamamen değiştiği tecrübeyle sabit. Hastalık sırasında da Can'ın sınırlarını zorladığı noktalar, bizim de normalde asla yapmayacağımız davranışlar oldu. Canla gurur duyduğum kendi başına uyuma alışkanlığı şimdilik yerle bir olmuş gibi gözüküyor. Ayrıca geceleri deliksiz uyuma ve yalnız başına uykuya dönme ile sabahları uyandığında yatağında vakit geçirme alışkanlıkları da ağladığında anne-babanın koşarak yanına geldiğini keşfettiğinden beri pek iyi çalışmıyor. Kısaca geriye ne kaldı ki? Yeni doğan moduna geçmiş durumdayız. Hastalık sırasında da kuralları - mümkün olduğunca- bozmamakta fayda varmış. Yavaş yavaş eski alışkanlıklarına döneceğini umuyorum. Geceleri kucağımızda uyuduğu, canının çok yanarak uyumak için sırtına dokunulmasına ihtiyaç duyduğu günlerden sonra eski rutinin bozulmasına çok şaşırmadık. Ama odadan çıkınca arkamdan duyduğum ağlama sesine henüz alışamadım. Cry out metodunu uygulamadım, uygulamayı da istemiyorum ama koşmadan yavaş yavaş odaya giriyorum. Az sonra tekrar çıkacağımı, onun da kocaman bir abi gibi uyuyacağını açıklıyorum. O da bana "a-bi!" diyor. Sonra her zamanki gibi başını yorganına koymuş, poposu havada yatar- otururken çıkıyorum ve arkamdan bir ses....Biraz bekliyorum, bazen bir iki mızırtı sonrası ses kesiliyor. Kesilmezse yavaş adımlarla odaya giriyorum ve....

Önemli olan şimdi mutlu mesut yemek yiyebiliyor olması. Bu aralar kendisi yemek istiyor. Suratına yaklaşan kaşığı, kafasını sağa sola çevirmek suretiyle ekarte ediyor. Dikkatle tuttuğu kaşığını veya çatalını ağzına denk getirebilirse çok da güzel yiyor. Tencere yemeğinden bıkmış, annesinin yaptığı yulaflı kurabiyeleri mideye indiriyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder